Page 32 - ARALIK sayısı
P. 32

Asya ARAÇ  9/B

























          TAKINTILI
          T   A     K     I N      T   I  L   I




          OLMAK




                  Neredeyse  her  insanın  hayatının  kabusudur
            takıntılar.  Kimileri  sayılara  kimileri  temizliğe
            kimileri simetriye takıntılıdır. Takıntı, hayatımızı
            ele  geçirmediği  sürece  pek  de  önemsediğimiz
            bir mesele değildir; ama bazen büyürler ve artık
            hastalık  boyutuna  kadar  gelirler.  Obsesif-
            kompulsif de bu takıntı hastalığının adıdır.
                Takıntı  denince  akla  genelde  bir  insanın  bir
            başka insana beslediği sevgi duygusu gelir ama
            aslında o, sevgi değildir, o kişiye olan takıntıdır.
            Pek  çok  kişi,  insanları  fazlaca  önemsediğinde
            veya  hayatının  kontrolünü  diğerine  teslim
            ettiğinde  bunu  sevgi  zanneder  ama  aslında
            durum bambaşkadır.
              Takıntı sadece sevgiden ibaret değildir. Mesela
            takıntılı   bir   insan,   elinde   yediği   muzun
            kabuğunu  atmaz,  belki  lazım  olur  düşüncesiyle
            sürekli  yanında  taşır  ve  kaybederse  de  onun
            için  dünyanın  sonu  gelir.  BU  davranış  bizlere
            çok saçma gelse de obsesif insanlar için sıradan
            bir  davranıştır  .  Evinde  çöp  biriktiren  insanlar
            bile var düşünebiliyor musunuz? Sırf o çöplerin
            bir  gün  gelip  lazım  olacağını  düşünerek
            atmazlar  ve  biriktirirler.  Bu  tür  insanları
            anlayamayız,   belki   bazılarımız   onları   deli
            zanneder  fakat  aslında  onlar  bu  psikolojik
            sorunla boğuşmaktadır. Temizlik yapan insanlar
            vardır,  temiz  olan  yeri  kirli  zannedip  defalarca
            silerler ve elleri tahriş olana kadar durmazlar,
            bunu  isteyerek  yapmazlar  ama  yaptıkları  şeyin  doğru  olduğunu  düşünürler.  Temizliğe  takarlar  etrafı  silmeden,
            yıkamadan duramazlar. Sadece bu değil, güvenliğine de takan insanlar var. Evet güvenliğimiz, canımız kıymetlidir fakat
            sürekli bir şey olacak kaygısıyla yaşamak, bizim kaygımızı daha çok arttırır ve kötü şeyleri kendimize daha çok çekeriz.
            Bazı İnsanlar da bunu takıntı haline getirmiştir. Mesela kalabalık bir ortamda birisine bir şey söylediğimizde acaba beni
            doğru anladı mı yoksa bu söylediğim kelime yüzünden beni aşağılayacak mı? diye sürekli düşünmek hem takıntıdır hem
            de insanı ruhen çok yorar.
             Bu tip insanların hepsi destek almalıdır. Sonuç olarak takıntı, sadece belli davranışların tekrarlandığı ve kişiden kişiye
            değişebilen  zor  bir  rahatsızlıktır.  Genelde  travma  sonrası  aniden  gelişen  bu  hastalık,  insanın  yaşam  kalitesini  bozarak
            fiziksel hastalıkların da kapısını açar.




                                                            31
   27   28   29   30   31   32   33   34   35   36   37